Ders çalışmanın zor olduğu hepinizin bildiği bir gerçek. Bunun yanında bazı psikolojik sıkıntılar ve hastalıklar ders çalışmayı zorlaştıran ayrıca faktörlerden bazıları. Bunların bazıları çok küçük yaşlarda fark edilebilmekte ama bazı durumlarda kendilerini çok belli edemeyebilirler. Sahip olduğunuz ve ya olabileceğiniz çalışmalarınızı zorlayacak bazı hastalıkları sizlerle paylaştık.
Hayat acısıyla ve tatlısıyla beraberdir. Bazen bazı üzüntüleri, yaşanmışlıkları, stresi taşımak zordur. Bu da insanları depresif dönemlere doğru çekebilir. Majör depresif bozukluk ve kalıcı depresif bozukluk olmak üzere iki kısımda incelenebilir.
* Majör depresif bozukluk yaşayan insanlar genelde günün çoğunda depresyon hissederler, hareket etmek herhangi bir şey yapmak istemezler. Kilo kaybı ya da alımı yaşayabilirler, genelde yorgun hisseder ve ciddi derecede konsantrasyon kaybı yaşarlar
* Kalıcı depresif bozukluk (distimi) yaşayan hastalar hafif fakat kronikleşmiş bir depresyonun içerisinde yaşar. Normal aktivitelere olan ilgilerini kaybederler, üretkenliklerinde azalma görülünce genelde umutsuz hissederler.
Bu gibi semptomlara sahip olduğunuzu hissediyorsanız bir psikoloğa danışmanızda fayda var.
Konsantrasyon bozukluğu, dikkat çekici ölçüde hareketlilik ve dikkat dağınıklığı gibi sorunlar dürtüsellik şeklinde açıklanan psikiyatrik bir problemdir. Erken yaşlarda daha çok gözlemlenen ve zamanla kaybolabilecek bir sorun olsa da kişiyi ömrü boyunca takip de edebilir. Bu tür problemlere sahip olan insanlar öğrenmede güçlük yaşayabilir ve hayatları boyunca bazı problemler yaşayabilirler. Bazı ilaç ve terapilerle bu tip sorunlara karşı başarı elde etmek mümkündür.
Bazı otizm çeşitleri yeterince semptom göstermeyen hastalarda kendini belli edemez. Bu tip hastalarda iletişim kurmakta, sosyalleşmede ve öğrenmede güçlük çekebilirler. Otizm tek başına bir zeka geriliği unsuru olmadığı gibi Mozart, Einstein, Tesla ve Temple Grandin gibi bir çok otizmli deha hayatımızı şekillendiren mucizevi insanlara sadece birkaç örnektir.
İçinde yaşadığımız okul ev iş hayatları bazı durumlarda zorlanmamıza sebep olabilmektedir. Aslında hayati bir mekanizma olan kaygı kişiyi günlük hayatta ayakta tutabilmek sorunlarla baş etmeyi sağlayan normal bir durumdur. Ancak kaygı durumunun sürekli ve aşırı bir hal almasıyla kaygı gerçek bir sorun halini alır. Kişinin günlük yaşamını, etkinliklerini sürdürmeleri çok zordur. Yaşanan her durumun en kötü sonucunu düşünürler. Bu durum ilerlemelerini engeller ve kendilerini başarılı olmak gibi birçok umuttan yoksun bırakmalarına sebep olur. Aşırı endişe ve kaygı hisseden herkesin psikolojik bir tedavi görmesi gerekmektedir.
Disleksi kişinin zekasıyla bir ilgisi olmamasıyla beraber kişide okuma, yazma gibi dil ve iletişim becerilerinde problem olmasından kaynaklanan bir öğrenme güçlüğüdür. Genellikle disleksi, dikkat ve hafızayla ilgili problemlere de sebep olabilmektedir. Genelde çocukluk döneminde ortaya çıkan disleksi kişiyi hayat boyu etkilemeye devam eden bir hastalıktır. Kesin bir tedavisi olmamakla beraber psikolojik destekle beraber etkileri azaltılabilir.